VAY ANASINA, BU MUYMUŞ ANAYASA?
01 Kasım 2025, Cumartesi 10:24
(Şu, bir parmak boyundaki anayasa, elbette her şeyi yazan kitaptır… Peki bizler neyi, ne kadar, nasıl anlayanlarız?)
Son zamanlarda, Kur’an-ı Kerim’deki kelime sayısı kadar kelime ile yani birebir tercüme ile yazılmış Türkçe kitapları okuyan ve çevirenin yazdıklarından, kendi anlayabildikleri kadarı ile hükümler çıkarıp yorumlamaya çalışmak, sanki bir moda haline geldi!
“İslamiyet’in en doğrusunu biz biliriz” diyerek sonradan türemiş bu kalabalıkların sayısı ise hızla artıyor. Her yerde herkesle tartışıyorlar, seslerini yükseliyorlar.
Türk tarihinin bir asır önce başladığını sanan akıl fukaralarına benzer bir fikir noksanlığı ile;
Kâinatın gördüğü bu son Kelamullah’ın, boynu bükük halde ve bin dört yüz küsür yıldır “anlaşılmak için” kendilerini beklediğini, kendilerine muhtaç olduğunu zannediyorlar! Ve hatta kimileri, bazı semavî bilgi kırıntılarına sürtününce, kendi anlama kapasiteleri oranında elektriklendikçe, yepyeni bir din bulmuşlar da sahibi olarak onu tebliğ edeceklermiş heyecanıyla hareket ediyor; nispeten şu kadarcık bir böcek olduklarını unutup, kanatları altındaki ateşe benzer fosforu parlatarak, gökten indiklerini filan sanmamızı istiyorlar!
❤️❤️❤️
Bu gruplar, İslam’ın şiarı olmuş, ruhunu teşkil eden nice emir ve bilginin Kur’an’da olmadığını iddia ederek Resulullah’ın sünnetinden kopuyor; evliyayı, ulemayı, mucize ve kerametleri; miraç, kandil, sahur, kader, kabir, mahşer ve daha nice konularda herkesin bilip iman ettiği nice ana başlığı bile ya bütünüyle reddediyor, ya değiştirerek söylemeye çalışıyor ya da hiç anlamıyorlar…
Benzeri konularda ısrar veya inat ettikleri için de ehlisünnet yolundan tamamen uzaklaşıyorlar.
Bu anafor da pek çoğunu maalesef deizme, ateizme doğru çekiyor. Anlamadıkları veya işlerine gelmeyen yerlere bakıp “Peygamber’e ne lüzum var” veya” Bu kitabın zaten yarısı uydurma” diye uydurdukları yalanlara inanacak yeni din cahillerini arıyorlar!..
❤️❤️❤️
Oysa ehlisünnet geleneğinde tartışmak, boş kişilerle didişmek hoş karşılanmaz. Çünkü ehlisünnet Müslümanlar, zaten önümüzde mevcut olan açık emir ve kanunları, ayrıca kendileri de arayıp bulmaya çalışmazlar… Hocalarının hocaları üzerinden uzayıp giden hattın Sevgili Peygamberimiz Muhammed aleyhisselama ulaştığından emindirler, şüphe bile etmezler. Hem Kur’an’ı kerîmi, hem Hadis-i şerifleri, hem de bunların nesiller boyunca yapılmış açıklamalarını, fıkıh ve akaid eserlerini bilir, okuyup tanır ve ona göre yaşarlar.
❤️❤️❤️
Ben çantamda hep bir “Anayasa” taşırım.
Böyle tartışmalar olduğunda diyorum ki;
“Türkçe okuman yazman, elbette vardır... Bu ülkenin de bir Anayasa kitabı var, elbette o da Türkçe. Ve onun içinde; doğumdan ölüme kadar ticaret, sanayi, miras, eğitim, askeriye, belediyeler, yasaklar, teşvikler, bayramlar ve akla gelen gelmeyen bütün işler, işte bu anayasaya muhtaç, değil mi?
O bana doğru başını sallarken;
“Öyleyse şu kitaba bakarak, kendine düşecek olan miras payını bul, sonra da kendim için bir şeyler bulmanı isteyeceğim” derken, Anayasa kitabını da önüne koyuyorum…
“Evet, diyorum… İşte bu memleketin bütün işleri, dağdaki çobandan millet meclisine, yenidoğan bebeğin haklarından havalimanındaki uçaklara kadar her şey bunda yazıyor ve işte bununla yönetilmediğimiz, iddia bile edilemez!
Hadi bul artık şu konuyu, oku ve bana da anlat ki öyle yapalım…
❤️❤️❤️
O kimse bir kitapçığa bir de bana bakıyor, şaka yaptığımı sanıyor. Her gün adını duyduğu ve şimdi ilk defa karşılaşıp idrak etmeye çalıştığı, avucunun içine sığacak boydaki şu incecik kitabı karıştırıyor…

Sonra da şaşkınlıkla;
“Vay anasına, anayasa bu muymuş?” Diyor ve devam ediyor:
“E iyi de, ben bunun hepsini yarım saatte okur bitiririm. Peki insanlar bütün memleketin işlerini, sadece buna bakarak nasıl anlıyor, çözüyor?.. Bu mümkün değil, imkânı yok, mutlaka bunu açıklayacak başka kişiler ve kitaplar olmalı…”
❤️❤️❤️
İşte tam da beklenen cevap bu değil mi?
Sadece bu ülkenin işlerini bu ülkenin, sadece anayasa kitabına bakarak çözemezken;
Sadece Kur’an’a bakarak…
Hem de onun, senin şu an konuştuğun dile, hem de mânâ bile değil, kelime kelime yapılmış kısır çevirisini bir iki kere okuyarak;
Bu ülke gibi yüzlerce ülkenin ve bütün yeryüzünün ve bütün denizlerin ve göklerin, görünenin üstündeki ve görünmeyenin altındaki sonsuz derinliklerin, hayatın ve ölümün, ezelin ve ebedin, maddenin ve manânın, yaratılmış ve yaratılacak olan ne varsa her şeyin ve bütün bilinmeyenlerin şifrelerini taşıyan ve kıyamete kadar geçerli bütün hükümlerinin bilgi ve şifrelerini bildiren o en muazzam kitaba bakarak…
Neye göre ve nasıl ve hangi hakla hükümler vermeye çalışıyorsun?..
❤️❤️❤️
Bütün kâinatın, geçmişin ve geleceğin anayasası gibi olan, bütün yaratılmışların ve bütün dillerin ve zamanların üstünde açık ve gizli nice hazineleri barındıran Kur’an-ı kerîm elbette Allahü teala’nın kelamıdır.
O elbette her şeye kâfidir.
Fakat Resulullah’ın sünneti ve ehlisünnet yolunun kitapları, açıklamaları olmadıkça, yetersiz olan bizleriz.
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.
Yorumlar
Bekir
02-11-2025 18:48Kaleminize sağlık Muammer bey. Çok güzel anlatmışsınız. Lakin bunu yazı dizisi gibi daha da açıklayarak uygulama örnekleri ve sık sık ifade etmek lazım ki istifade edenler çoğalsın. Lütfen …
Necla Atila
02-11-2025 08:26Muhteşem ki ne muhteşem Anlayana mübarek olsun. Allahu teal sizden iki cihanda razı olsun.
Fatma
02-11-2025 07:02İşte budur! Bu mesele ancak bu kadar güzel anlatılır, izah ve ispat edilir bu karıştırılmış kafalara... Ellerinize sağlık kıymetli büyüğüm?
Bilal
01-11-2025 14:40Ne güzel anlatmışsın abi, Allah razı olsun. ❤️
Haydar Lafcı
01-11-2025 13:55Allah razı olsun Muammer kardeşim Çok iyi özetlemişsiniz.
MUAMMER YAŞAR
01-11-2025 13:32Kalemine yüreğine emeğine sağlık hocam yıl 1983 sizinle çıktığım bu yolda sizi örnek alarak nacihane yola devam ediyorum. Siz bu ülkenin en kıymetli değeri ve yazarısınız. tam bir Muammer Erkul klasiği özü , sözü , yüzü bir her kelimesi bir cümlesi nasihat değerinde ellerinizden öper saygılarımı arz ederim hocam