• DOLAR
    41.27
  • EURO
    48.66
  • ALTIN
    4850.3
  • BIST
    10.449
  • BTC
    112074.59$
Deneme Reklam

Ordu Millet

15 Ekim 2025, Çarşamba 00:10
Ordu Millet

Güç ve nüfus

Bölünen ve parçalanan milletler hem fizik hem de moral güçlerini kaybederler. Nüfûsun çokluğu hasım için tehdîd oluşturur. Bölünme ve parçalanma sonrası asker te’mîninde Orhun Âbideleri’nde şöyle bir bölüm vardır: “Yedi yüz er olup ilsizleşmiş ve kağansızlaşmış milleti câriye olmuş, kul olmuş milleti, Türk töresini bırakmış milleti ecdâdımın töresince derlemiş yetiştirmiş.” (Âbideler, Age, B-KD, s22)

Aslında Türk töresi 1928’lere kadar üç aşağı beş yukarı 5000 yıllık kadîm töre ile birbirine çok yakındı. Cumhûriyet döneminde İsviçre, Fransa, İtalya ve Almanya’dan Batı’nın hukûkî esaslarını alarak Türk-İslâm töresinden tamâmen uzaklaştık.

Türkler kendilerinden bir yönetici olunca ona güvenir ve onun etrâfında tekrar birleşirler. Âbideler’de bu konu şöyle geçer: “Ben kendim kağan oturduğumda her yere gitmiş olan milletim, yaya olarak, çıplak olarak öle yite geri geldi.” (Âbideler, Age, BD, s 23)

Türklerde savaş

Türklerde bilinen târihleri îtibâriyle savaşa katılmak mecbûrîdir. Yaşı 14 olan veyâ bu yaşta görünen genç savaşa katılmak zorundadır. Yaşlıların ve kadınların böyle bir mecbûriyeti yoktur.

Medîne döneminde Allâhü teâlâ’nın ilk cihâd emri gelmiştir. (el-Hac, 22/ 29) Bu emrin şümûlü dışında  kadın, yaşlı, âmâ ve hasta olanlar vardır. Onlar savaştan muaf idiler.

İslâm’da gazâ yerine göre farz-ı kifâye, yerine göre farz-ayındır. Mü’minlerin emîri cihâd i’lân ederse buna uymak farz-ı ayındır. Eski Türklerde de kağan savaş i’lan ederse herkes silâhlı neferdir.

1444’te Haçlılar Varna’ya kadar gelmişlerdi. Yâni Rumeli baştan başa istîlâ edilmişti.

Bunun gibi 1686’da Osmanlı memâliki her yandan muhasara altına alınmıştı. Bu durumda bütün Osmanlı İslâm ümmeti cihâda çağrılınca farz-ı ayn husûle gelmiştir.

Devamlı cihad rûhu Müslümanları her zaman savaşa hazır tutmuştur. Buna mecburdular. O zaman milletler devamlı savaş hâlindeydiler. Gerçi 21. asırda da bu durumun değiştiğini söylemek mümkün değildir.

Osmanlıda devlet ricâli yanında şeyhülislâmlar, tuğracılar, tamgacılar, şâirler, matrakçılar, minyatürcüler savaş meydanındaki yerlerini alırlardı.

Barbar kim?

Batı, Türklere barbar demiştir ama esas barbar kendileridir. Haçlı dedelerinin yaptığı zulümler ile Osmanlının Balkanlardaki izleri silinirken dînî eserler ve imârethâneler ya yıkılmış ya kilise ya da alkollü mekânlara çevrilmişlerdir. Onların iddiâ ettiği gibi Türkler barbar ve san’at düşmanı olsalardı ve Fâtih yıkıcı bir barbar olsaydı bugün dünyâ, Doğu Roma eserlerini ancak gravürlerde ve kitaplarda görebilirdi. Ayasofya da dâhil bütün Doğu Roma âbidelerinin ayakta kalmış olmasını dünyâ Fâtih’in müsâmahakâr oluşuna borçludur.

Gerçi Fâtih cihangirdi, fakat daha çok kâmil bir insandı. Kemâlinin îcâbı olarak kalıbına kıyâfetine dokunmadan Bizans’ı târih sandukasına yatırarak gelecek zamanlar boyunca dünyânın bakışlarına açık bıraktı.” (Sâmiha Ayverdi, Edebî ve Mânevî Dünyâsında Fâtih, Bahâ Matbaası, 1968. S. 120 İstanbul.)

Türkler şehirleşmeye o kadar önem vermişlerdir ki fakir yerleşim alanlarını mâmur ve müreffeh hâle getirmişlerdir.

İstanbul, Bursa, Edirne, Sofya, Selânik, Atina gibi önemli olanları bir yana bırakılırsa, diğer şehirler az nüfusludur. (Genelde 2000 hâne civârında) Rumeli’nin en büyük şehirlerinden Selânik 4803, Atina 2297, Niğbolu 1243, Serez 1093 hâne idi. Bizans’ın son dönemlerinde ancak 30-40 bin nüfusa sâhip olan İstanbul, Fâtih’in büyük çabaları sonucunda 1478’de yapılan bir sayıma göre 14.803 hane ile (8953’ü Müslüman) Balkanların ve Anadolu’nun en büyük şehri durumuna gelmiştir. Bir hâneyi 4 nüfus kabûl edersek nüfus 60.000 civârındadır. 17. asır sonlarında İstanbul yarım milyonu aşan nüfusuyla Avrupa’nın ve Orta Doğu’nun en büyük şehri olmuştur.” (İnalcık, Devlet-i Aliyye, Age, s.202)

 

https://www.turkiyegazetesi.com.tr/kose-yazilari/prof-dr-osman-kemal-kayra/istikrar-devletin-temelidir-648464

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.