• DOLAR
    41.27
  • EURO
    48.66
  • ALTIN
    4850.3
  • BIST
    10.449
  • BTC
    112074.59$
Deneme Reklam

TEDBİR TEVEKKÜLÜ BOZAR MI?

28 Kasım 2025, Cuma 00:20
TEDBİR TEVEKKÜLÜ BOZAR MI?

Tedbir ve tevekkül, kaderle ilgili iki önemli kavramdır.

Kader ise Allahü tealanın, ilim sıfatıyla ilgilidir.

Allahü tealanın, kendisi gibi sıfatları da ezeli ve ebedidir, yani başlangıcı ve sonu yoktur.

Buna göre kader, Allahü tealanın ileride olacak her şeyi ezelde bilmesi, kaza ise, kaderin gerçekleşmesidir.

İnsan, başına gelecekleri bilmediğinden tedbir almakla yükümlüdür.

Tevekkül ise, her işte Allahü tealaya güvenip, O’nun kaderine rıza göstermektir.

Kaderde neyse o olur diyerek tedbir almamak, yanlış bir tevekkül anlayışıdır.

Nitekim Allahü teala, (Ey iman edenler, tedbirinizi alın!) buyuruyor. [Nisa 71]

Sebeplere yapışıp, her türlü tedbiri aldıktan sonra tevekkül etmelidir.

Çünkü hayır veya şer, her şeyi yaratan Allahü tealadır. O’ndan başka güvenilecek, dost edinilecek, hiç kimse, hiçbir şey yoktur. O’ndan başkasına sığınmak, örümcek ağına sığınmak gibidir.

Nitekim Allahü teala, (Allah’tan başka dost edinenin hali, örümceğin durumuna benzer. Halbuki barınakların en çürüğü örümcek yuvasıdır.) buyuruyor. [Ankebut 41]

Müslüman, sebeplere yapışır, ama sebeplere değil, bunlarda tesir yaratan Allahü tealaya güvenir.

Buhari’de geçen bir hadis-i şerifte, 

(Tedbir almakta acizlik gösterme! Tedbire rağmen bir işe gücün yetmezse, “Hasbiyallahü ve ni’mel vekil” de!) buyruldu.

Bunun manası, (Allah bana yeter, O ne güzel vekildir.) demektir.

Kur’an-ı kerimde de, (De ki: Allah bana kâfidir) buyruluyor. [Zümer38]

Allahü tealanın adeti şudur ki, bu dünya hayatında her şeyi bir sebep ile yaratmaktadır. Bütün sebepleri yaratan, bunlara tesir kuvveti veren de hep Allahü tealadır.

Mesela, hasta olunca ilaç kullanmak bir tedbirdir.  Ancak, ilaçta şifayı yaratan da Allahü tealadır. O, ilaçsız da şifa verebilir. Ama ilaçla şifa vermek adetidir. Onun için Peygamber efendimiz, (Ey Allah'ın kulları, ilaç kullanın!) buyurdu.

Kul, neye kavuşmayı dilerse, Allahü teala emrettiği için o işin sebeplerine yapışmalı, ancak sebeplere değil, Allahü tealaya güvenmelidir.

Her türlü tedbiri aldıktan sonra, Allahü tealanın takdirine rıza gösteren tevekkül sahibi bilir ki;

o, ne yaparsa yapsın, ancak kaderde olan gerçekleşir. 

Zira o, takdiri değiştirmek için değil, dinin emri olduğu için tedbir alır.

Son söz;

Kul tedbir alır, takdiri bilmez,

Kulun tedbiri ile Allah’ın takdiri değişmez.

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.