OSMANLI’YI KİM SEVMEZ?
06 Aralık 2025, Cumartesi 00:20
“Selçuklu Sultanı’nın Kayılar’a verdiği toprak 2 bin kilometrekare civarındadır.
İşte Osmanoğulları, üç buçuk asırda bu yurtlarını 20 bin kere büyütmüşlerdir.
İnsanlık tarihinde bunun başka bir örneği yoktur.” (Türkler- Yılmaz Öztuna- BKY)
Ve biz, at sırtında Orta Asya’dan hicret eden yorgun bir kavimdik...
Kendisine yurt arayan bir aşirettik; nihayetinde birkaç yüz çadırla Söğüt’e yerleştik.
Bizim hikâyemiz işte böyle başladı. Çadırımızın direğini Söğüt’e diktik. İplerinin çivilerini 3 kıtaya çaktık.
Bugün kim ki Osmanlı’nın ve Osmanoğulları’nın aleyhine bir cümle kurarsa, biliniz ki bizden değildir.
Osmanlı’nın tarihi... Yani bizim tarihimiz aşkın tarihidir.
Osman Bey’le Malhun Hatun’un kutlu aşkıyla başlar...
Neredeyse bütün Padişahlarımız şairdir. Çoğunun divanları vardır. Ve şaire aşk söyletir...
Kahramanlığın tarihidir.
Osmanoğlu hiç kolaya talip olmamıştır. Fatih Bizans’ı İstanbul’a çevirirken de,
Yavuz geçilmez denilen çölleri en önde geçerken de... Hep zorun peşindedir.
İmanın tarihidir.
Edebali Hazretlerinin dergâhında, Murad-ı Hüdavendigar’ın duasında, Bayezid’i
Veli’nin imamete geçmesinde, Yavuz’un “Hadim-ül Haremeyn” olmasında...
Asr-ı Seadet’ten sonra ehl-i sünnetin şahlanış tarihidir...
Sığmaz ki hiçbir kitaba...
Kubbe kubbe coğrafyalara ışık saçan bu iman, taa Abdülhamid Han’ın inşa ettirdiği Hicaz Demiryolu mukaddes beldeye yaklaşırken, ses ve sarsıntı olmasın diye raylara keçe döşemesine kadar...
Adaletin tarihidir...
Huzurun tarihidir...
Zarafetin tarihidir...
Merhametin tarihidir...
Ve fakat kusursuz mudur?
Söğüt’e dikilen direkten beri hem içeriden ve hem dışarıdan yıkılmaya çalışılan bu devlet altı asırdan fazla ayakta kalmıştır ve bu bakımdan bütün kusurları ihtişamının altında görünmez ve önemsiz haldedir.
Ama...
Kusur görmek isteyen kusurlu beyinler doğruyu zaten göremez...
Bu ülkede yaşayıp da Osmanlı’yı sevmemek izah edilemez.
Osmanlıyı sevmemek ancak bizden olmamakla, Müslüman olmamakla ve
İslam düşmanlığıyla izah edilebilir.
Xxx
Halbuki vicdan sahibinin düşünmesi gerekir: Bir aile ki tamamına yakını şair…
Bir aile ki, cihana hükmederken bile sanatkâr…
Bütün padişahların bir mesleği daha var.
Çoğu hattat…
Hem de üstad denecek kadar…
Kanuni bir kuyumcu meselâ…
Kıymetli taşlara biçim verirken onları “mücevher” eyleyen ve
Sultan Abdülhamid Han marangoz meselâ; yaptığı masalar sadece masa değil “antika” olup kıymet biçilemeyecek kadar incelikli…
Ve neredeyse tamamına yakını tasavvuf ehli…
İnsanlığın bütün “ince” ve “değerli” vasıflarıyla mücehhez bir silsile…
Xxx
İşte onun için…
Bu ülkede yaşayıp da Osmanlı’yı sevmemek izah edilemez.
Osmanlıyı sevmemek ancak bizden olmamakla, Müslüman olmamakla ve
İslam düşmanlığıyla izah edilebilir.
Xxx
Torunlarından olmakla kendimi “bahtiyar” hissettiğim ecdadımın, tek tek,
Ertuğrul Gazi’den Vahideddin Han’a hepsine teşekkür hisleriyle doluyum ve
keşke hepsinin tek tek ellerini öpebilseydim, görebilseydim…
Ve fakat müsterihim; “Cennet bunun için değil mi?”
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.
Yorumlar
Tarih boyunca ezilen Türk torunu
09-12-2025 13:41Osmanlı ezim ezim ezilen Türkler sevmez kim sever Türkleri ezim ezim ezen Rumlar, sırplar, araplar nekadar Türk düşmanı varsa sever
idris
08-12-2025 08:37Yazı da aşk ile yazılmış. Bu aşkla tutuşan, tutuşturan erlere, erenlere selam olsun.
Muammer
07-12-2025 13:47Amin amin, orada da hep beraber oluruz inşallah.