• DOLAR
    41.27
  • EURO
    48.66
  • ALTIN
    4850.3
  • BIST
    10.449
  • BTC
    112074.59$
Deneme Reklam

İSLAMCILIK TARTIŞMALARINA CAHİLANE BİR BAKIŞ

08 Kasım 2025, Cumartesi 00:25
İSLAMCILIK TARTIŞMALARINA  CAHİLANE BİR BAKIŞ

Adapazarı’nın dar sokakları arasındaki mahallemizin camiine avucumda 2,5 lira kayıt parasıyla gitmiştim.
Kur’an-ı Kerim Kursu açılmıştı.
Yaşım 5’ti.
O sırada annem kız çocuklarına aynı dersi veriyordu.
Evimizde 1966 baskı tarihli Ahmet Cevdet Paşa’nın iki ciltlik Kısas-ı Enbiya’sı, 1975 tarihli 12. Baskı Tam İlmihal ve Osmanlıca mızraklı ilmihal, dua ve menakıb kitapları vardı.
Babam Ecevitçiydi o zamanlar. Ama namaz kılardı.
Annem ise mahallenin hocaannesiydi; son yüzyılın bütün savaşlarına katılıp uzun esaretler yaşamış ve istiklal harbi madalyasını reddetmiş ehl-i sünnet Boşnak bir babadan tevarüs etmişti ehl-i sünnet yolunu.
İstanbul’a taşındığımızda Osmanağa Camii’ne giderdik annemle Gönenli Mehmed Efendi’nin vaazlarına. Yaşım kadınların arasında olmama mâni değildi henüz.
Çıkışta cami duvarına bitişik kitap sergisinden bir kitap alırdık muhakkak.
12 Eylül cereyan ettiğinde bendeniz 13 yaşımdaydım ve herhangi bir tarafa sempatim olsa bile, eylemcisi olacak şuurda ve durumda değildim. (Yaşça benden küçük olup da 12 Eylül gazisi havası basanlara…)
Gazeteciliğe 17 yaşımda başladım. Hemen bir iki yıl sonrasında kültür- sanat servisindeydim. Çarşambaları Türk Edebiyatı Vakfı’nın mutad toplantılarını takip ederdik.
Amiran Kurtkan Bilgiseven’in dersinden çıkmış üniversiteli bir arkadaşın “vahdet-i vücut” tartışmasına denk geldim kapı önünde. Tanıyordum. Dini bilgisi, genel kültürü ve yaşayışı yaptığı tartışmayı feci halde kadük kılıyordu. “O tartışma şu an bizi aşar be kardeşim!” diyemedim.
Haftalık toplantı demişken…
Birlik Vakfı, Kubbealtı, Marmara Üniversitesi, Aydınlar Ocağı derken her günümüz bir ilim adamının sohbetiyle şenleniyordu. (Dernek, birlik, vakıf niye kurulur? Bunu da yazacağım daha sonra. Küllük/ Marmara Kıraathanesi karşılığı Tophane olabilir mi ayrı bir meseledir? Alt başlık olabilir.)
Tabii Kültür- Sanat servisinde çalışmak, yazmaya ve okumaya hevesli olmak, kitapların dünyasında bol maceralı yolculuklara çıkarıyordu ruhumuzu.
Mideme taş gibi oturan mesele şudur; lafı daha fazla dolandırmayayım.
Hayata bu fakirden 5-10 sene sonra gözlerini açmış nice arkadaşları takip ediyorum gazete köşelerinde; engin kültürleri ve analizleri karşısında cehaletimin utancıyla büzüşüp kalıyorum.
Benim yaşım ilerledikçe neden cehaletim artıyor da onlar bilginin kutsanmış burçlarında tunç heykeller gibi durabiliyorlar ve duruşları bile “mesaj” oluyor aleme
Çözemiyorum.
Kıskanıyor muyum acaba? Belki de.
Ama.
Vay arkadaş!
Beslenme probleminden midir, taşralı oluşumuzdan mı bilemiyorum. Fakat ömrümüzü boşa geçirmişiz ki; İslamcılık tartışmalarının hiçbir ucunda bir kıçlık zihinsel boşluk bulamıyorum.
(İmam-ı Gazali’ye inanır ve hürmet edersen haddini bilirsin. Fakat siyasal İslamcı akımlar herkesi üç buçuk kitapla alim yapar. Bu da başka bir yazı konumuz.)
Bu militan cesaretli ve uzak ufuklu arkadaşların hem yazıları ve hem konuşmaları karşısında, kahvede okey oynayan adam gibi hissediyorum kendimi.
(Elim de güzel halbuki! Okeyi kafamıza yemek kaderimiz sanki!)
Usulca döndürüyorum kafamı başka tarafa…
Kültürün ve mücadelenin “moda”sına bi türlü ayak uyduramıyorum.
Şiiri hiç anlamamışım meğer…
Ne Doğu’dan haberim var ne Batı’dan…
Menakıbı Çiharı Yari Güzin coşkusuyla sobalı evlerin yılık duvarları arasında neleri kaçırmışız?
Eyyühel Veledin muhatabı olmak yetmişti bize.
Şairimiz Necip Fazıl…
Romancımız Tanpınar, Peyami Safa, Tarık Buğra…
Sonra?
Bir lokma, bir hırka…
Ne olduysa oldu; kabulümüzdür.
Fakat üstümüze sıkılan bu ceset kokusu ağır geliyor artık.

Yorumlar

  • yorum avatar
    Ahmet
    12-11-2025 17:54

    Solcu olsa heykeli dikilecek yazardır Kıymetlimiz Murat Başaran. Sıhhat afiyet diliyorum. Tevazu fazla nezaket fazla..Bu satınalınmışlara, müellimlere bu üslup çok kibar olmuş. Onlara Osmanlı tokadı aşk ediniz üstad. İslam sizin oyuncağınız mı ki bu kavramı düşmanın ağzıyla İslamcı diye kullanıyorsunuz demeli...düşman mert olsa o bile bu seviyeye inmez...hainlik bu sebeple tüm kötülük unvanlarının büyüğü...

  • yorum avatar
    Dilara Nagehan
    08-11-2025 18:16

    Gönlümüzün değerlisi ? Osmanlı beyefendisi, yazılarınızın devamını heyecanla bekliyoruz ?

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.